Elon Musk’dan Kişisel Verimlilik ve Etkin Düşünme Adına Neler Öğrenebiliriz ?

Hakan Gökbayrak

Elon Musk, Paypal isimli ödeme şirketini sattıktan sonra eline geçen 200 milyon $ civarındaki nakit para ile hayatının sonuna kadar rahat bir şekilde yaşayabilecekken Space X isimli bir uzay araştırmaları şirketi kurdu. Bu şirketin temel hedefi Mars gezegeninde bir koloni kurmak ve gezegenler arası seyahati gerçekleştirmekti. Akıllı bir insanın yapacağı bir iş gibi gözükmüyor değil mi ? Buna tekrar değineceğim. İlk hedefi ise uzaya tekrar kullanılabilir roketler göndererek onları yörüngesine oturtmaktı. Çünkü uzaya gönderilen roketlerin tekrar kullanılamaması her seferinde ciddi bir para bir kaybına neden oluyordu. Musk bunu her tekne yolculuğundan sonra tekneyi hurdaya çıkarmaya benzetiyordu. 

İlk deneme 2006 yılında yapıldı, başarısız oldu ve şunu söyledi:

Şirketlerin de insanlar gibi iyi ve kötü günleri vardır. Biz kötü bir gün yaşıyoruz. Ancak en kısa zamanda tekrar deneyeceğiz. 

Elon Musk

Bundan bir yıl sonra, 2007 yılında ikinci roket kazası yaşandı ve şunları söyledi:

Roket işi kesinlikle stresi düşük bir iş alanı değil fakat ben kesinlikle bir hayal kırıklığı içerisinde değilim. Aslında çok mutluyum. 

Elon Musk

2008 yılındaki üçüncü denemede Falcon-1 isimli uzay roketi yine yere çakıldı. Ekibine gönderdiği mesajda şunları söylüyordu: “Bu denemede yörüngeye ulaşamamak büyük bir hayal kırıklığı idi. İşin olumlu tarafı ise Falcon 9’da kullanacağımız yeni Merlin 1C motoru mükemmel çalıştı. Ne yazık ki ayrılma aşamasında bir problem yaşandı. Bunu araştırıyoruz, ne olduğunu tam olarak anladığımızda size yazacağım. Size şu anda vermek istediğim en önemli mesaj Space X ileriye doğru ilerleyişini devam ettirecektir”. İleriye yönelik olarak birçok teknik bilgiler verdikten sonra şunları söylüyor:

Hiçbir zaman vazgeçmeyeceğim, gerçekten hiçbir zaman. Hepinize emeklerinizden dolayı çok teşekkür ederim. Şimdi sıra dördüncü denemede…

Elon Musk

Bundan 2 ay sonra Falcon 1 başarılı bir şekilde uzaya gönderildi ve yörüngeye oturdu. 

Bir an düşünün. Paranız kalmamış ve iflasın eşiğine gelmişsiniz, üç denemeniz başarısız olmuş ve asla vazgeçmeyeceğim diyorsunuz. 

Elon Musk’ın düşünme şekline ve davranış kalıplarına biraz daha yakından bakalım:

  • Pes etmeyen bir zihin: Eğer başarısız olmaktan, diğer insanlara kötü gözükmekten korkarsanız denemeyi bırakırsınız. Musk, yaşadığı her probleme, bir başarısızlık olarak değil, bir deneyim olarak bakıyor. “Ben bu deneyimden ne öğrendim” diye soruyor. Eğer hayatımızda yolunda gitmeyen şeylere bu bakış açısı ile bakarsak hiçbir zaman kendimizi başarısız hissetmeyiz. O zaman zorluklar karşısında pes etmeyen bir zihnimiz olur. Elon Musk Türkiye’ye geldiğinde Twitter’da Anıtkabir’de çektirdiği fotoğrafın altında şöyle bir paylaşımda bulundu. 

Elon Musk kendisi gibi pes etmeyen bir zihne sahip olan Mustafa Kemal Atatürk’ün hayranıdır. 

Üç kırık kaburga

Delinmiş bir akciğer

Ve yine de savaştı

Yurtta sulh

Dünyada sulh için

  • Birincil İlkeler (First Principles): İlk defa Aristo tarafından ortaya atılan bu kavram herhangi bir şeyin altındaki en temel gerçeklik olarak tanımlanabilir. 

“Bilgiyi anlamsal bir ağaç olarak görmek önemlidir. Yapraklara/ayrıntılara girmeden önce temel ilkeleri, yani gövde ve büyük dalları anladığınızdan emin olun. Aksi taktirde yaprakların/ayrıntıların dayanabilecekleri hiçbir şey yoktur.”

Elon Musk

Şimdi bu zihinsel düşünme modelini Elon Musk’ın verdiği bir örnekle daha iyi anlayalım:

Birileri “Piller gerçekten pahalı ve her zamanki böyle olacak” diyebilir. Tarihsel olarak kilovat saati 600 $ ‘a mal oluyor. Gelecekte de bundan daha iyi olmayacak. İlke olarak pillerin malzeme bileşenleri nelerdir? Malzeme bileşenlerinin borsa değeri nedir? ”Kobalt, nikel, alüminyum, karbon, ayırma için bazı polimerler ve bir akü contası var. Maddi olarak ayırın ve bunları Londra Metal Borsası’ndan aldıysak, bunların her birinin maliyeti ne olur? Kilovat saatti 80 dolar gibi. Bu nedenle, eğer malzemeleri alır ve bunları bir pil şeklinde birleştirmek için zekice yollar düşünürseniz, herkesin fark ettiğinden çok daha ucuza pillere sahip olabilirsiniz.

Elon Musk

Aynı düşünme sistematiği roket yapımı için de geçerlidir. Roket yapımı ancak zengin ülkelerin yapabileceği pahalı bir iş olarak bilinir. Elon Musk’a kadar öyleydi de. Uzay şirketi kurmaya karar verdikten sonra bir roket satın almanın maliyetlerini araştırmaya başladı. 65 milyon dolar gibi astronomik ücretler, onu yine Birincil İlkeler prensibini kullanmaya yöneltti. 

Musk bir röportajda “Fizik bilimi çerçevesinden olaylara yaklaşma eğilimindeyim” diyor.

Fizik size analojiden ziyade birincil prensiplerden kaynaklanan sebepleri öğretiyor. Birincil prensiplere bakalım. Bir roket nasıl yapılır? Havacılıkta kullanılan alüminyum alaşımları, artı bir miktar titanyum, bakır ve karbon lifi. Bu malzemelerin emtia piyasasındaki değeri nedir? Bir roketin malzeme maliyetinin roket fiyatının yüzde ikisi civarında olduğu ortaya çıktı.

Elon Musk

Onlarca bitmiş roket almak yerine, Musk kendi şirketini kurmaya, hammaddeleri ucuza satın almaya ve roketleri kendisi yapmaya karar verdi. SpaceX doğdu.

Birkaç yıl içinde, SpaceX bir roket fırlatma fiyatını yaklaşık 10 kat düşürdü. Musk, durumu temel prensiplere indirgemek, uzay endüstrisinin yüksek fiyatlarını aşmak ve daha etkili bir çözüm oluşturmak için birincil prensipleri kullandı.

Türkiye’den ülkesine döndükten sonra Instagram hesabından Atatürk’e atfen şu sözü paylaştı: 

Eğer bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse, bilimi seçin.

Mustafa Kemal Atatürk
  • Merak Duygusu: Elon Musk 10 yaşından itibaren günde 10 saat kitap okuyor, ergenlik yıllarında hafta sonu iki kitap bitiyordu. Dünyaya geldiği Güney Afrika Cumhuriyeti’nin yaşadığı şehrindeki iki kütüphanedeki bütün kitapları bitirdikten sonra kütüphane müdürlerini okumadığı kitapları almaya ikna etmeye çalışmış. Bu sırada eline geçen Ana Britannica ansiklopedisinin tamamını okumuş. Ergenlik yıllarında bilim kurgu, felsefe, din, programlama kitaplarına ilgi duyarken sonradan bilim insanlarının, mühendislerin ve girişimcilerin biyografilerini de okumaya başlamış. Atatürk de hayatı boyunca 3997 tane kitap okumuş, beş günde bir kitap bitiyormuş. Dünyaya şekil vermiş insanların ortak özelliğidir bu: Bitip tükenmek bilmeyen bir öğrenme merakı. En zor şartlarda dahi öğrenmeye zaman ayırırlar.

Özel bir yeteneğim yok fakat tutku derecesinde meraklıyım.

Albert Einstein
  • Vizyon: Elon Musk bazı dönemlerde finansal olarak zor duruma düşse de, şu anda 14 milyar doların üzerinde servetiyle dünyanın en zengin insanlarından birisidir. Dört ana alanda faaliyet gösteriyor. Uzay, enerji, yapay zeka ve programlama ve ulaşım. Bunların hiçbirinde ana motivasyon kaynağı para kazanmak değil. Ne Tesla’da ne de roket üretiminde hiçbir buluşun patentini almadı. Bu konuda şunu söylüyor:

Deliklerle dolu bir gemideyiz ve bu gemi su alıyor. Biz Tesla ile bu suyu boşaltan bir kova yaptık. Siz olsanız kovanın tasarımını paylaşmaz mısınız?

Elon Musk

Ergenlik çağından itibaren kendine hep sorduğu bir soru var: “İnsanlığa nasıl katkı sağlayabilirim?” Örneğin bir çok bilim adımının dile getirdiği gibi “insan ırkının kendi kendini yok etmesi” ihtimali var.  İşte bu ihtimalin gerçekleşmesi durumunda yaşanabilecek alternatif bir yer yaratmak için Mars gezegeninde bir koloni kurmak istiyor. Ofisine astığı iki resim var. Birisinde Mars’ın şu anki hali diğerinde ise 100 yıl sonraki hali. 

Bir mülakatında elektrikli enerjisi ile çalışan Tesla’yı niçin yaptığını anlatıyor.

Dünyayı kirleten fosil yakıtların kullanımını azaltıp temiz enerji kullanımını hızlandıracak bir şey yapmamız gerekiyordu. Eğer insanlara klasik bir arabanın yaptığı her şeyi bir elektrikli arabanın da (hatta daha da fazlasını) yaptığını gösterebilirsek o zaman diğer alanlarda da temiz enerji kullanımını hızlandırabiliriz.

Elon Musk

Yirmi yıl kadar önce daha elektrikli arabanın esamesi bile okunmazken, Elon Musk kız arkadaşına “elektrikli arabalar ile ilgili ne düşünüyorsun” diye soruyor. Bütün yaptığı şeylerin bir vizyonun parçası olduğuna dair başka bir örnek ise kurduğu yapay zeka şirketidir. Elon Musk’ın bir endişesi var: “Yapay zeka bu şekilde ilerlemeye devam ederse insanlığa zarar verebilir” diyor. Bu zararı ortadan kaldırabilmek için bir araştırma şirketi kurmuş. Her şey bir yap-bozun parçaları gibi…Büyük resimde ise insan medeniyetine katkı sağlamak var. 

  • Negatif Geri Bildirim: Şubat 2013’de yaptığı TED konuşmasında şunu söylüyor:

Negatif geri bildirimlere gerçekten önem vermeliyiz, arkadaşlarımızdan özellikle bunu istemeliyiz. Bu basit bir tavsiye gibi gelebilir, ama inanılmaz faydasını göreceksiniz. 

Elon Musk

Eğer size negatif geri bildirim verebilecek birileri varsa bunu bir hediye olarak görmenizi öneririm. Savunmaya geçmeden dikkatlice dinleyin, gerekirse düşünmek için zaman isteyip tekrar konuşabilirsiniz. Bu geri bildirim ile ne yapacağınız sizin kararınızdır ancak bazı geri bildirimler bizim kendi başımıza göremediğimiz kör noktaları görmemize yardımcı olur. Eğitimde tanıştığım bir bankanın bölge müdürünün şöyle bir alışkanlığı var: Yaptığı her performans görüşmesinden sonra kendisi ile ilgili negatif geri bildirim istiyor ve karşısındaki kişiyi bunun için teşvik ediyor. Bana “bu görüşmelerde kendisi ile ilgili çok şey öğrendiğini” söylemişti. 

Kaynak: Hakan Gökbayrak

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir